Eğitim İş, Eğitim Sen ve Türk Eğitim Sen İskenderun Şubeleri ortak bir açıklama yaparak, eğitim emekçilerinin bir an önce aşılanması gerektiğine vurgu yaptılar. Eğitim İş Hatay 2 No’lu Şube Başkanı Hüseyin Ateş, Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal ve Türk Eğitim Sen Hatay 2 No’lu Şube Başkanı Yavuz Selim Yanık ile sendika üyelerinin katılım gösterdiği basın açıklaması eski bit pazarı önünde gerçekleştirildi. Açıklama öncesi, kentimizde, Covid-19 nedeniyle yaşamını yitiren eğitim emekçileri anısına saygı duruşunda bulunuldu. Sendikalar adına basın açıklamasını okuyan Türk Eğitim Sen Hatay 2 No’lu Şube Başkanı Yavuz Selim Yanık, Türkiye genelinde 2 Mart tarihinden itibaren toplu ve kontrolsüz bir normalleşmeye geçilmesinden bu yana geçen sürede Covid-19 vaka sayılarının dört kattan fazla arttığını hatırlattı. Salgının hızla yayılmasının okulları, dolayısıyla öğretmenleri, eğitim çalışanlarını ve öğrencileri olumsuz etkilediğini kaydeden Yanık, sendikaların eğitim kurumlarında gerekli tedbirlerin alınması ve eğitim emekçilerinin tamamının aşılanması yönündeki taleplerinin dikkate alınmadığını ve okulların gerekli önlemler alınmadan açıldığını savundu. Yanık; “Covid-19 pandemisi kısıtlamalarının başladığı 11 Mart 2020 tarihinden bu yana sürdürülebilir, sağlıklı ve güvenli bir eğitim-öğretim ortamının oluşması için; yeni öğretmen atamasının yapılması, ek dersliklerin açılması/yapılması, yardımcı personel istihdamının sağlanması, her okula bir sağlık personelinin atanması, her okula yeterli miktarda hijyen malzemesi gönderilmesi, ücretsiz maske dağıtılması, eğitime ek bütçe ayrılması ve 2021 bütçesinde eğitime ayrılan payın artırılması ortak taleplerimizin hiç biri karşılanmamış tam tersi uygulamalar hayata geçirilmiştir. Yüz yüze eğitime başlamadan önce tüm öğretmenlerin aşılanacağı bizzat Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından açıklanmıştır. Gelinen aşamada köylerde çalışan öğretmenler dışında eğitim emekçilerinin çok büyük bölümüne hala aşı yapılmamıştır. Eğitim emekçilerinin, öğrencilerin ve velilerin şehir içindeki hareketliliği öngörülerek kararlar alınması gerekirken, alınan kararlar ve uygulamalar virüsün yayılımını daha da arttırmıştır. Her gün yüzü aşkın yurttaşın Covid-19 salgını nedeniyle yaşamını yitirdiği bir dönemde, bilimsel araştırmalara dayalı olarak yapılacak sağlıklı bir eğitim planlamasıyla eğitim emekçilerinin iki doz aşısının tamamlanması beklenirken bu yapılmamış o dönemin vaka verilerine göre düşük ve orta riskli illerde ortaokullar ve liseler de açılmıştır. Öte yandan bulaş riski yüksek yaş grubundaki ortaokul ve lise öğrencileri de yüz yüze sınava çağrılarak virüsün yayılmasına adeta davetiye çıkarılmıştır. Tüm bunların sonucunda pek çok öğrenci ve öğretmen Covid-19 virüsüne yakalanmıştır. 2 Mart sonrasında vaka, ağır hasta ve ölüm sayılarında yaşanan hızlı artış, eğitim emekçilerine aşıda öncelik tanınması yönündeki acil talebimizin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur.