8 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 99. yıldönümü dolayısıyla Kültür Merkezi’nde tören düzenlendi. Törene, Hatay Valisi M. Celalettin Lekesiz ve eşi Hanımefendi Zehra Lekesiz, Adalet Eski Bakanı Hatay Milletvekili Sadullah Ergin, Hatay Milletvekilleri Adem Yeşildal, M. Ali Ediboğlu, Hasan Akgöl ve Refik Eryılmaz, Garnizon Komutanı Piyade Kurmay Albay Hasan Polat, Antakya Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan, MKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Hüseyin Gözübenli, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Hasan Koçyiğit, İl Emniyet Müdürü Ali Doğan Uludağ, 121’inci Jandarma Er Eğitim Alay Komutanı Jandarma Alb. Özcan Kaplan ve protokol eşleri, kurum müdürleri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, gaziler, askerler, şehit yakınları ile vatandaşlar katıldı.
-Çanakkale Zaferi Tarihte Müstesna Bir Yere Sahip-
Hatay Valisi Sayın M. Celalettin Lekesiz törende yaptığı konuşmada, Çanakkale Zaferi’nin milletimizin en parlak ve en büyük kahramanlıklarından biri olarak tarihte müstesna bir yere sahip olduğunu kaydetti. Lekesiz, bu zaferin, tarihimiz için bir başka öneminin de, İstiklal Mücadelemizin yapılabilmesine ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna öncülük etmesi olduğunu ifade ederek, “Bu nedenle Çanakkale Zaferi sadece geçmişimize ait bir başarı olarak değil, halen sürdürmekte olduğumuz kararlı ve onurlu medeniyet yürüyüşümüzün en önemli ilham kaynaklarından biridir.” dedi.
-Çanakkale, Var Olma, Yok Olma Savaşıydı-
I. Dünya Savaşı’nın sebebinin, Osmanlı topraklarındaki petrolü, sanayi devrimini tamamlamış Avrupa’ya taşımak olduğunu ifade eden Lekesiz, “Evet, hedef belliydi. Türk milletinin dünya üzerindeki ayak izlerini yok edeceklerdi. İş başa düşmeyegörsün, gün olup kösler vurulduğunda, hepimiz askeriz. Atatürk, “Size ölümü emrediyorum.” diyebilen bir deha komutandı. Ya ölümü emrettikleri kimlerdi? Sivaslılar, Balıkesirliler, Hakkarililer, Hataylılar ve ötekiler… Yani bu yurdun mübarek evlatları. Biz Çanakkale’de üç nesil birden çarpıştık, üç nesli bir arada kaybettik. Siperde dedenin kucağında torunu da şehit oldu. 253 bin şehit verdik. Çanakkale, koca bir cihan imparatorluğunun final karşılaşmasıydı. Var olma, yok olma savaşıydı. Bir cephe savaşı değildi, düşmanlar bu sefer de bu koca devletin kalbine hücum ediyorlardı. Bu nedenle finaldi, bu nedenle var olma, yok olma savaşıydı. Emperyalist dünya bütün gücüyle üzerimize geliyordu. Osmanlı coğrafyasının her köşesinden eli silah tutanlar bu cepheye koşmuşlardı, gelme gücü ve takati olmayanlar dualarıyla cephe gerisinde saf tutmuşlardı. Manisalı, Konyalı, Trabzonlu, Elazığlı, Vanlı, Erzurumlu, Diyarbakırlı, Adanalı, Hataylı Mehmetler beraber burada; Şam’dan, Hama’dan, Humus’dan, Musul’dan, Süleymaniye’den, Batum’dan, Kırcaali’den, Makedonya’dan, Bosna’dan binlerce genç de şehit oldu.” diye konuştu.
-Bağımsızlığını Korumayı Başaramayan Milletler, Yok Olmaya Mahkumdur-
Bir milletin varlığını devam ettirebilmesinin, bağımsızlığını koruyabilmesine bağlı olduğunu vurgulayan Lekesiz, “Bağımsızlığını korumayı başaramayan milletler yok olmaya mahkumdur. Bunu çok iyi bilen ve özgürlüğünü her şeyin üstünde tutan aziz milletimiz bu uğurda tarih boyunca pek çok şehit ve gazi vermiştir. Şehit ki adı anılınca diller faziletini sıralamakta lâl kalır, şehit ki tebessüm ile gider de geriye bir melâl kalır. Toprağın bağrında şerefle şanla durur şehit, onurlu bir insanlık sicili gibi; tarihin kalbine vurur şehit. Kuru çöllere düşen bir damla sudur şehit; göz gözü görmeyen yorgunluklarda yağmur uykusudur şehit.” dedi.
-Türkiye Cumhuriyeti, Pek Çok Ülke İçin Model Durumuna Gelmiştir-
Milletimizin, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hiçbir fedakârlıktan kaçınmayarak, birlik ve beraberlik içerisinde, hoşgörüsünü, sağduyusunu kaybetmeden ilerleme yolunda sağlam adımlarla yürümeye devam edeceğini vurgulayan Lekesiz, “Sağlanan barış ve huzur ortamı sayesinde; eğitimden sağlığa, sanayileşmeden altyapıya, siyasetten ekonomiye her alanda önemli atılımlar gerçekleştirilmiştir. Bu sayede, bugün Türkiye Cumhuriyeti; köklü, büyük ve güçlü bir devlet olarak, laik, demokratik ve çağdaş yapısıyla pek çok ülke için örnek ve model durumuna gelmiştir.” dedi.
-Gücümüzün, Birliğimizin, Beraberliğimizin Değerini Unutmayalım-
Gücümüzün, potansiyelimizin, birliğimizin, beraberliğimizin değerini hiçbir zaman unutmamak gerektiğini söyleyen Vali Lekesiz, “Bu topraklara ve tarihimize duyduğumuz derin sevgi ve bağlılık, birlikte oluşturacağımız mutlu ve müreffeh geleceğe olan güvenimiz, bizi birbirimize daha çok kenetlemeli. Gerekli irade, azim, vizyon ve cesareti gösterebildiğimiz takdirde Türkiye’nin, yeni dünya düzeninde değişimi “takip eden” değil, “talep eden” ve “şekillenmesine katkıda bulunan bir ülke olacağına olan inancımız tamdır. Gölgesinde gölgelendiğimiz, kızıllığında ısındığımız, bir yandan özgür semalarımızda dalgalanırken diğer yandan da tüm milletimizin temiz sinesinde dalgalanan ay yıldızlı bayrağımızı daha da yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur.” dedi.
-Hatay Olarak Üzerimize Düşen Görev ve Sorumluluğun Farkındayız-
‘Bu konuda Hatay İli olarak hepimiz üzerimize düşen görev ve sorumluluğun farkındayız’ diyen Lekesiz, “Bu farkındalığın gereği olarak ilimizin her konuda gelişip kalkınması için hep beraber büyük çaba sarf ettik, ediyoruz. Hedefimiz, ilimizi her konuda en üst sıralara taşımaktır. Bu inançla, bu anlamlı günde, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere milletimizin gönlünde ölümsüzleşen bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle; kahraman gazilerimizi de şükranla anıyorum. ”şeklinde konuştu. Piyade Kd. Alb. Salih Taşgın’ın günün anlam ve önemine ilişkin sunumunun ardından, bu ülke için canlarını veren 6 şehidimizin yakınına ve 2 gazimize Devlet Övünç Madalyaları ve beratları Vali Lekesiz tarafından takdim edildi. Hatay Erol Bilecik Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi öğrencilerinin hazırlayıp sunduğu Oratoryo ise, duygusal anların yaşanmasına neden oldu. Kültür Merkezi’ndeki tören öncesinde Vali Lekesiz ve protokol üyeleri Garnizon Komutanlığı tarafından düzenlenen Çanakkale Zaferi’ni anlatan fotoğraf sergisini de gezdiler. Hatay Valisi Sayın M. Celalettin Lekesiz, eşi Hanımefendi Zehra Lekesiz ve protokol üyeleri etkinliğin ardından, Garnizon Komutanlığı tarafından gazilerimiz onuruna verilen öğle yemeğine katılarak, şehit yakınları ve gazilerimizle bir araya geldiler.