6 Şubat depremleri sonrası halihazırda birçok sorunu olan özel sektör öğretmenlerinin sıkıntılarının artarak devam ettiğini ifade eden Yıldırım Kara, “Depremler sonucunda Hatay’da birçok işyeri ya hasar gördü ya da yıkıldı. Özel sektördeki eğitim kurumlarının da birçoğu tamamen kapandı. Çalıştığı kurumların artık ortada olmadığını gören özel sektör öğretmenleri işsiz kaldı. Sonraki süreç boyunca işsiz kalanlara sağlanan Kısa Çalışma Ödeneği veya İşsizlik Ödeneği gibi seçenekler, mevcut ekonomik şartlarda yaşama tutunmaya çalışan öğretmenlerin ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olmadı. Sunulan bu ödenekler, maalesef birçok öğretmen için 2000-3000 TL bandında kaldı. Bu rakamlara ulaşamayan öğretmenler de mevcut. Bu şartlar altında, zaten güvencesiz şartlarda çalışan özel sektör öğretmenleri sevdikleriyle beraber işlerini de kaybettiler.” dedi.
Bazı kurumların faaliyetlerine devam edemeyeceklerini öne sürerek öğretmenlere geçmiş dönem emeklerinin karşılıklarını vermediklerini dile getiren Hatay milletvekili, “Bazı kurumlar ödemesi gereken önceki dönem maaşlarının ya yarısını ödedi ya da hiç ödeme yapmadı. Ocak ayını tam çalışan öğretmenler emeklerinin karşılığını alamadılar. Yine maalesef kıdem tazminatı konusunda da kurumların olumsuz davranışından öğretmenler mağdur edildi. Devam edeceğini beyan eden kurumlar ise gelecek için asgari ücret ya da biraz fazlasını teklif etmiş durumdalar. Evleri yıkılmış, yaşam alanlarını kaybetmiş depremzede öğretmenler için bu rakamlar ancak kiralarını karşılayabilecek vaziyette olacaktır. Diğer yandan, çok fazla yıkılan dershane ve özel okul olmasından dolayı şehirde iş imkanları da oldukça azalmış halde. Bu şartlar altında öğretmenler hem yoksulluğa hem de belirsizliğe itiliyorlar.” dedi.
KAMUDA İSTİHDAM ÖNCELENMELİ VE YASAL DÜZENLEMELER YAPILMALIDIR
Afetlerin psikolojik yönünün de ağır olduğunun ve toplumsal sorunlar yarattığının altını çizen Nermin Yıldırım Kara, “Sürekli olarak deprem bölgesinde psikolojik destek verilmesi gerektiğini yineliyoruz. Öğretmenler de aynı şekilde ağır travmalara ve strese maruz kaldı. Depremin yadsınamayacak psikolojik etkileri derinden hissedildi. Bu şartlar altında özel sektör öğretmenlerini yoksulluğa mahkûm etmek ve üzerlerindeki psikolojik etkiyi iki katına çıkarmak sosyal devlet ilkesiyle uyuşmamaktadır. Okullarda eğitim vermesi gereken öğretmenler, yaşanan süreç boyunca kendi meslekleri dışında birçok işi yapmak zorunda kaldı. Kamu Personeli Seçme Sınavı’na ne maddi ne psikolojik olarak hazırlanmaları mümkün olmadı ve bir süre daha imkân dahilinde değildir. En azından deprem bölgesi özelinde, karar alıcılar kamuda istihdamı öncelemeli ve yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Yaşanan afetin boyutu ve yıkımı göz önünde bulundurularak kurumlar tarafından ödenmeyen geçmiş döneme yönelik maaşlar devlet tarafından karşılanmalıdır. Öğretmenlerin emeği korunmalı ve olası mağduriyetleri gidermek adına aracısız bir şekilde bu ücretler öğretmenlerin hesabına yatırılmalıdır. Hatay’ın tekrar kalkınması adına eğitim şartlarının da iyileştirilmesi gerekir. Bu eğitim hizmetini sağlayacak olanlar yine öğretmenlerdir. Barınma sorunları ivedilikle iyileştirilmeli, maddi yardımlar artırılmalıdır.” dedi.