Türk Eğitim Sen Hatay 2 Nolu Şube Yönetimi yazılı bir açıklama yaparak, İSTE Rektörü Prof.Dr. Tolga Depci‘nin sendika genel merkezine yazdığı yazıda yer alan iddialara tepki gösterdi. TES Hatay 2 Nolu Şube Yönetimi, “Bu söylediklerinizi ispat ederseniz biz yönetim kurulu olarak hem sizden, hem üyelerimizden hem de kamuoyundan özür dileyip yönetim kurulu görevimizden istifa edeceğiz. Eğer bu yazdığınızı ispat edemezseniz siz bizden, kamuoyundan özür dileyip, rektörlükten istifa edecek misiniz?” diye sordu.
Açıklama şöyle;
“Her şeyden önce şunu söylemek isteriz ki İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörlüğünün yazmış olduğu bu yazı belki de sendikacılık tarihinde bir ilktir. Şöyle ki yazılan yazı içeriğinde, yönetim kurulunun Anayasa, Uluslararası Sözleşmeler ve diğer yasal mevzuattan kaynaklanan haklarının kullanılmasından rahatsızlıkları dile getirilmekte bu hususta bilgi ve yönetim kurulunun uyarılmasını istemektedir. Böyle bir durum sendikacılık tarihinde görülmemiştir. Bir rektör “resmi yazı” yazarak dayanaksız ve yersiz iddialarla bir sendikanın şube yöneticilerine, kurumsal kimliğine iftiralar atıyor, bu yazı bile bizim doğru yolda olduğumuzun en açık göstergelerinden biridir.
Yazılan yazıda Rektörlük Makamı İskenderun Teknik Üniversitesinde yürüttüğümüz sendikacılık faaliyetleri ile ilgili yönetim kurulumuz hakkında çeşitli iddialarda bulunmuş ve yönetim kurulumuza çeşitli suçlamalar yöneltmiştir. Özellikle ve önemle belirtmek gerekir ki bu iddialar ve suçlamalar tamamen asılsız olup iftira niteliği taşımaktadır.
İFTİRA ATANA NE DENİR?’
Kıymetli Basınımız aracığıyla buradan ilgililere çağrıda bulunuyorum, İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Tolga Depci imzasıyla yazılan yazıda ki iddiaları ispat etmeye davet ediyorum. Eğer ki yazdıkları yazıda ki iddiaları ispatlayamaz, bizlere ve kamuoyuna gerekli açıklamalarda bulunamazlarsa bu durum iftiraya girecektir. İftiranın Türkiye Cumhuriyeti hukuk sistemimizde ki karşılığının ne olduğu açıkça bilinmektedir.
Yazılan yazıda bizlere “manipülasyon yapmak, bilimsellikten ve hukuktan uzak, taraflı iddialarda bulunmak, tecrübesizlik ve sorumluluk alanını bilmemek, genel geçer toplumsal kurallara uymamak, yönetim erkine karışmak” gibi suçlamalar yöneltilmiştir. Buradan ilgili yazıda imzası olan Rektör Depci’ye sesleniyorum, eğer bu suçlamaları somutlaştırıp hukuki olarak bir zemine oturtamazsan şubemizin tüzel kişiliğini temsil eden yönetim kurulumuz hakkında söylediğiniz hersey iftiraya girer. İftira atana ne denir? Onu da kamuoyunun takdirine bırakıyorum.
Yazılan resmi yazıda İskenderun Teknik Üniversitesinin yaptığı bir işle ilgili “taraf olmadığımız bir hususu mahkemeye verdiğimiz ve mahkemenin de bize konuya taraf olmadığımız şeklinde cevap verdiği” söylenmektedir. Buradan net söyleyelim “bu söylediklerinizi ispat ederseniz biz yönetim kurulu olarak hem sizden, hem üyelerimizden hemde kamuoyundan özür dileyip yönetim kurulu görevimizden istifa edeceğiz. Eğer bu yazdığınızı ispat edemezseniz siz bizden, kamuoyundan özür dileyip, rektörlükten istifa edecek misiniz?
YÖNETİM KURULUMUZDAN ÖZÜR DİLEYECEKLER Mİ?’
Bir üyemize Doçentlik Kadrosu açılmasını ima eden ve üniversitenin kurumsal kimliğini zedeleyecek sosyal medya paylaşımı yaptığımızı iddia etmişsiniz. Arkadaşımıza kadro istediğimiz iddiası da ispata mahkûm bir durumdur. “Üyemize Kadro istediğimiz” veya “bir üyemize ayrıcalık tanınmasına” dair bir isteğimiz, paylaşımımız varsa açıklasınlar, kamuoyu ile paylaşsınlar bizlerde özür dileyelim. Eğer böyle bir paylaşım veya yazımız yoksa buna ne denir herkes biliyor. Bu yüzdende kendileri yönetim kurulumuzdan özür dileyecekler mi?
Ayrıca üniversite içerisinde yapılan 13/B-4 ile ilgili yer değişliklerinden dolayı yazdığımız yazıda “tehdit vari” ifadeler kullandığımız iddia edilmektedir. Yazılan yazıda Yöneticimiz olan bir personelin yapılan yer değişikliğinin hukuka aykırı olduğu iddiasında bulunduk, bu iddiamızı desteklemek içinde “Uluslararası sözleşmeler, Anayasamız, 4688 Sayılı Kanun ve Türk Ceza Kanunun 118. Madde’si” ile ilgili olarak yasal dayanaklarımızı belirttik. Türk Hukuk Sistemin hatırlatılmasının “tehdit vari” olarak anlaşılması, yorumlanması gerçekten bizler tarafından anlaşılamamıştır. Bize göre Devletimizin Anayasası, Kanunları, taraf olduğu Uluslararası Sözleşmeler, mahkemelerimiz milletimiz için tehdit değil aksine bir güvencedir.
Son söz olarak sunu belirtelim; Türk Eğitim Sen Hatay 2 Nolu Şube yönetimi olarak sorumlu sendikacılık anlayışımız gereği ve yasalardan gelen haklarımızı kullanarak yürüttüğümüz sendikacılık faaliyetini sorgulamak kimsenin haddi de, hakkı da değildir. Bundan önce olduğu gibi bundan sonrada her türlü yasal haklarımızı kullanarak sendikacılık faaliyetlerimizi yürütmeye devam edeceğiz. Rektör Tolga Depci imzalı bu yazı ile ilgilide yönetim kurulumuza yöneltilen hukuki destekten yoksun iddiaların incelenmesi ve hukuki bir sonuca varılması içinde adli ve idari olarak girişimlerde bulunacağımızın da bilinmesini isteriz.”